Beyoğlu’nda Cennet Pavyon.. Osman Bey, barda çalışmaya zorladığı Fatma ve Ahmet.. Fatma ; “Yapamam ben. Elin erkeği ile uğraşamam.” Osman ; “Araban, apartmanın, uşakların olacak. Mücevherlerin, paran olacak.” Fatma ; “Yerin dibine batsın o dediklerin, yerin dibine batsın. Bırak beni. Kendimin katili etme, canıma kıydırma.” Ahmet ; “Bırak gitsin.. İstemiyor işte. Yazık, günah.. Sana da yakışmaz.” ‘Andonis’ (1969) (Theodorakis).. 70’lerde, meydanları dolduran işçilerin melodisi ile İstanbul’a gelen Ahmet. [Artık ne işçi kaldı (herkes işsiz) ne de Meydan (yakında hepsi ‘özelleşir’). Neyse ki, müzik ve örselenmiş de olsa umut hâlâ var.] Kan davası nedeniyle işlediği cinayet için verilen cezayı tama mlayıp, Çatalca Ceza ve Tevkif Evi’nden o gün çıkmış. Güzel gözlerinde bir ürkeklik var. Kanlılarından kaçtığı bu şehirde gazinocu Osman Bey’e ortağından bir haber getiriyor. Şevket Bey (3 ay sonra o da çıkacakmış ama filmde bir daha sözü edilmeyecek) mektubunda, 'içerde' çok yardımını gördüğü Ahmet’e bir iş vermesini yazıyor. Pavyonda, Kamuran Akkor’un sesiyle ‘Evet mi Hayır mı’ (1974) (D. Daniel / Ü. Aker) şarkısını söyleyen Anuşka’ya sataşan 3 kişiyi nasıl dövdüğünü gören Osman Bey onu hemen işe alır. Elini bile sürmek istemediği silahı, patronun zorlamasıyla alır ; “Yanında bulunsun. Tövbeni bozmaya mecbur kalmazsan kullanmazsın. Can pazarı bu, insan sıkıştı mı, ne tövbe dinler ne yemin.” Güneşli bir gün. Yesari Asım Arsoy’un hicaz şarkısı “Sazlar Çalınır Çamlıca’nın Bahçelerinde” ve Boğaz’ı gören çayevi. Ahmet, ilçedeki tek dostuna yazıyor (Kanlılarının onu bulması bu mektuplaşma nedeniyle olacaktır) ; “Daha ilk gün, bu büyük şehirde başım derde girdi be Hüseyin Ağa. Daha da girecekti ya neyse kurcalama. Kavgaya, silaha tövbeliyim derken pisliğin, belanın tam içine düştüm. Kaderim bana hiç gülmedi. Ben de boş yere mi çaba sarf ediyorum ne.” (Bu sırada görüntüye gelen bir takanın arkasında iple bağlı olarak giden kayık, kaderinin peşinde sürüklenen Ahmet’in durumuyla nasıl da uyuşuyor.) Fatma.. Otelci Sabri, Osman Bey’e ‘esnaf ağzı yaparak’ anlatıyor ; “Böylesi 40 yılda bir düşer. Ağzınızın suyu akacak. Hakkımızdan bile fazlasını vereceksiniz.” Genç kızı yaka paça Osman Bey’in odasına soktuğu sahnede, Fausto Papetti’den (aslından biraz daha hızlı yorumlamış) ‘Sweet Charity’ (1966) (D. Fields / C. Coleman) melodisini dinliyoruz. Ahmet'in durumu şarkının ilk kıtasındaki duyarlığa çok uygun ; “Here was a man // With no dream and no plan // And one lovely night I found // Sweet Charity.” Fatma’nın nasıl direndiğini görünce, [‘Anadolu Ekspresi’ndeki (1973) Halil gibi] genç kızı o bataktan çekip çıkarır. Hüseyin Ağa’nın mektubundan adresini öğrendiğimiz, Ok Meydanı No.26’daki her tarafı dökülen evleri. [‘Bataklık Bülbülü’ (1973) filminde, Zeynep’i pavyondan kurtaran Yusuf da burada kalıyordu.] Hiçbir şey yolunda değil ama beraberliklerindeki bu mutluluğun nedeni nedir? Sevgilerini ancak (filmde yok ama) Nilsson’dan dinlediğimiz ‘Without You’ (1971) (Ham / Evans) duyumsatabilir ; “I can’t live if living is without you // I can’t live, I can’t give any more.” Fatma ; “Edremit’in köyündenim ben. Bir abim var. Evlendirmek istedi beni, zorla. Yaşlıydı adam ama (neredeyse her sorunu çözen anahtar sözcük) zengindi. İki de karısı vardı, hem de nikâhsız. Direnince, abim dövdü beni, ben de o zaman..” Ahmet (soyadı Kullukçu’ymuş) ; “Anasız büyüdüm. Babamı vurdular. Hayatımın 15 yılı zindanda, karanlıkta geçti. Hiç yaşamadım bu dünyada. Seni gördüm, sana deydim, seni kokladım. Bana bütün çektiklerimi, bütün acılarımı unutturdun. Seni hepsinin, her şeyin yerine koydum..” Beraberlikleri, düşmanlarını da arttırır. Gazinocu Osman ve adamları ; Ahmet’in kanlıları Remzi, Bilal, İbrahim ; Fatma’nın abisi Mehmet. Evlendikleri (Fatma, nikâha günlük giysileri, başında bir duvak ve yüreğinde, onu daha da güzel yapan ‘sevgi’ ile gelmiş) günün akşamı.. Genç kadın, evlerini basan kardeşlerden Remzi’yi öldürüyor. Sonrasında kan gövdeyi götürür, ancak aklımızda tek bir şey, Fatma’nın parmaklıklar arkasındaki tertemiz yüzü kalıyor. Kan davasının bunalttığı Ahmet ve sevgisi ile onu rahatlatmak için çırpınan Fatma.. Ahmet ; “..Şimdi pişmanım ama kaç para eder. Parmakla tetik yan yana gelmesin bir defa. Pek çokları gibi ben de öç almaya kurban gittim. İşte, bunun için kaçtım kasabadan.. Kaçtığıma da pişman oldum sonra. Kurtuluşu yokmuş bunun.. Ya da onlar beni öldürse de bitse.” Fatma ; “Sakın! Sen yaşamazsan benim bu kancık dünyada işim ne?” Ahmet ; “Yaşayacağım. Ölemem artık. Sen canımı kıymetli ettin. Bana yaşama gücü verdin.” (Yazan : Murat Çelenligil)
Erkeksen Kaçma Resimleri ve Videoları
Erkeksen Kaçma
Kadro: Kartal Tibet , Semra Özdamar , Kazım Kartal , Hasan Ceylan , Talat Gözbak , Anuşka , Cengiz Karabulut , Feridun Çölgeçen , Hüseyin Zan , Sırrı Elitaş , Hakkı Kıvanç , Nubar Terziyan , Tarık Şimşek , İbrahim Uğurlu , Reşit Çildam , Yaşar Şener , Zeki Sezer , Orhan Çoban , Osman Han , Mustafa Dik , Yılmaz Kurt , Ayçin Tansel , Kamran Usluer , Gülen Kıpçak , Rıza Tüzün , Abdurrahman Palay
Yönetmen: Nejat Okçugil
Senaryo: Safa Önal
Yapımcı: Nejat Okçugil
Müzik:
Görüntü Yönetmeni: Salih Dikişçi
Tür: Duygusal, Macera
Ülke: Türkiye
Vizyona Giriş Tarihi: 01 Ekim 1974
0 yorum:
Yorum Gönder